Meydan Kahvesi; 1938 yılında Birgi’de yaşanan bir sel olayından sonra Cumhuriyet Meydanı olarak oluşturulan meydana cephe vermektedir. Dönemin gazetelerinde Birgi Faciası olarak geçen bu felaketin ardından çarşı merkezi de eski yerinden bu meydana taşınmaya başlamıştır. İlk yapılan binanın ise bu kahve olduğu Birgililerce yapılan görüşmelerden öğrenilmiştir. Tek katlı Meydan Kahvesi’nin özgün haliyle günümüze ulaşan yapısının geniş ahşap saçağı ve üzerindeki ahşap çıtalardan yapılmış geometrik zincir desenli bezemesi, aydınlığı çoğaltmak için bol bölüntülü açıklık doğramaları, rabıta zemin ile ahşap tavan kaplamaları aynı yıllara referans vermektedir.
Kahve, 2002 yılında Latif İşcan tarafından satın almıştır. İki yıl kadar kendisi işletmiştir. Daha sonra kahvenin işletmesini; 12 yaşlarında bu kahvede çırak olarak çalışmaya başlayan, uzun yıllar burada çalıştıktan sonra kahveciliği meslek edinen, diğer kahvelerde işletmecilik yaparak deneyimini geliştiren Hüseyin Eroğlu’na bırakmıştır.
Birgili erkeklerin uzun yıllar boyunca sosyal mekânı olan kahve; hemen yanındaki müderrishaneden dönüşen Çekül Evi ve ziyaretçilerinin çokça yararlandığı, sahip olduğu merkezi konumu ile bugün Birgi’ye gelen ziyaretçiler için bir karşılama mekânı gibidir. Ayrıca Kahve hem Birgililerin hem de Birgi’ye gelenlerin odun ateşinde pişen çayı ile de özel olarak rağbet görmektedir. Birgi’deki Tarihi yapıların korunmasına yönelik Eski Birgi Belediyesi, Tarihi Kentler Birliği ve çeşitli
üniversitelerin çabaları ile bu kahve de tescillenmiş yapılar arasında yer almaktadır. Kahveye getirilen gazeteler burada günlük olarak okunabilmektedir. Kıraathane kültürünün bir uzantısı olan bu alışkanlık, gerçekte Birgi’deki pek çok kahvede de sürmektedir.
Kahvenin ilk yapımından günümüze dek fonksiyonunu sürdürüyor olması, kahve kültürünün Birgi’deki ilk örneklerinden olması, özgün mimari özelliklerini yaşatıyor olması, konumuyla Birgi’nin misafirlerini karşılayan önemli bir etkileşim alanı oluşturması, meydanı yeşillendiren çevresindeki ağaçlarla tarihi atmosferi yaşatıyor olması ve eski kıraathane geleneğinin sürdürülmesi takdir edilmiştir.